Kadınlarımızın doğumla ilgili birçok korkusu vardı. Ağrı korkusu, epizyotomi
korkusu, uzun süren doğum korkusu.Şimdi bunlar yetmezmiş gibi bir yenisi
eklendi korkularınıza.Acaba doktor normal doğum deyip son anda bir bahane
ile beni sezaryene alır mı?
Çalıştığımız üyelerimizin hemen hemen hepsinde ortak bir korku bu. Çünkü
çevrelerine baktıklarında birçok arkadaşlarının normal doğum istediklerini,
doktorlarının son ana kadar normali desteklediklerini ama nedense son anda
bir sorun çıkıp sezaryene alındıklarını söylüyorlar. Artık bu konuyu duyan
kimseye yabancı değil bu cümleler. Bu konuda web sayfamıza ve paylaşım
gruplarımıza her gün yüzlerce mail geliyor. Pişmanlıklar, keşkeler ve trajik
hikayelerle dolu birçok doğum öyküsünü okurken üzülüyorsunuz. Kendilerini
kandırılmış hissediyorlar. Sisteme, hastanelere hatta doktorlarına
güvenmiyorlar. Ve benden "kandırılmamak" için kolay uygulanabilecek bilgiler
istiyorlar. Sanırsınız savaşa hazırlanıyor.
Aslında söylediklerinde ve korkularında doğruluk payı yok değil. Ama
madalyonunu iki yüzü olduğunu fark etmiyorlar. Doktorlarla konuştuğumda da
onların gebelerden korktuklarını görüyorum. Doğum isteyen gebelerin hiçbir
hazırlık yapmadan bütün sorumluluğu onlara attıklarını ve en ufak bir
sorunda şikayet ettiklerini söylüyorlar.
Şimdi bir hayal edin düştüğüm durumu. Eğitimde bir yandan istedikleri ve
ihtiyacı olan bilgileri tüm gerçekliği ile verirken bir yandan da doktorlara
olan güveni sarsmayacaksınız. Bıçak sırtında yürümek gibi bir şey bu.Belki
de eğitim sanatının bir diğer adı.
Ben önce birkaç soru sorarak başlıyorum cevaplara.Doğuma hazırlık için ne
yapıyorsunuz? Her gün egzersiz yapıyor musunuz? Doğumda gevşemek ve kendini
bırakmak çok önemli, bu konuda nasıl bir hazırlık içindesiniz? Doğumda
ortaya çıkabilecek sorunlarda yaklaşımınız ne olacak? Doğumda basit de olsa
bir sorun olursa doktora yaklaşımınız ne olacak? Sorularımın birçoğu
cevapsız kalıyor. Tersine her gün 07:00 de iş hayatına başlayan, stresli bir
gün geçiren eve ancak akşam geç dönebilen iş kadınları görüyorum karşımda.
Doğuma hazırlık için vakit yok. Olsa da gerek yok. Doktor nasılsa doğurtur
beni !!!
İkinci grup sorum doktorları ile ilgili oluyor.Hep güvenecek doktor
arıyordunuz. Peki siz en son ne zaman doktora güven vermeyi düşündünüz? Onun
istediği gibi bir gebe olma yolunda neler yaptığınızı anlatabildiniz mi?
Doktorlara sorularınız samimi mi yoksa onu sınamak için hazırlanmış sorular
mı? Doğumda birtakım şeyler ters giderse buna yaklaşımınız ne olacak?
Doğumdaki sorumlulukları paylaşmak için bilgili ve hazır mısınız? Tahmin
edeceğiniz gibi bu soruların da birçoğu cevapsız kalıyor.
Sağlık bakanlığımız son 3 yıldır sezaryen oranlarını azaltma yolunda
doktorlar üzerinde büyük bir baskı kurdu. Ancak görüldü ki doktora baskıyla
bu sorun çözülemiyor.
Ben çözümün samimiyette gizli olduğunu düşünüyorum.
İlk samimi adımı gelin siz atın.Doktorunuzu anlamaya çalışın.Doğum
istiyorsanız ona güven vermek için doğuma hazırlık yapın.Doğumda ne
istediğinizi onunla samimi olarak paylaşın.
Ve en önemlisi doğumun sorumluluğunu onunla paylaşacağınızı anlatın.
Ve sonra doktorunuzdaki değişimi görün.Ve sizin doğum yapmanız için ne kadar
çabaladığına şahit olun.
Sağlıklı ve huzurlu doğum sayılarını baskılar değil samimiyet, sabır, empati
ve profesyonel hazırlık arttıracaktır.
Dr. Hakan Çoker
Eylül 2012
0531 258 5198 (hafta içi 09:00-18:00)
Beldibi Mah. Gökbel Cad. 106. sok. Zambak Küme Evleri No:17 Marmaris / Muğla