Tam 9 ay boyunca bir odada kaldığınızı düşünün. Sonra bir gün dışarı çıkmaya karar veriyorsunuz. Fakat nerede olduğunuzu bilmiyorsunuz ve dışarı çıktığınızda hayatınızı düzenleyecek bir donanımınız yok.
Elinizdeki tek şey, siz odanın içindeyken yaşamanızı sağlamış olan dış ses. Her şeyinizi, tüm varlığınızı ve yaşamsal tüm faaliyetlerinizi bu dışarıdaki sese borçlusunuz.Dışarı çıktığınızda ilk olarak ne olsun istersiniz?
Bebekler doğdukları an, içerideki güvenli yerlerinden yeni bir dünyaya gözlerini açıyorlar. Bu yüzden dış dünyaya merhaba dedikleri ilk andan itibaren, tek tanıdıkları olan anneleri ile buluşmaları esastır. Anne uygun değilse tanıdığı diğer kişi yani babası ile buluşmalıdır.
Hem de bu buluşma öyle kıyafetli, resmi bir buluşma değil, ten tene, can cana olmalıdır. Aylarca arada hiçbir engel olmadan bağ kurduğu annesi ile ilk buluşmanın da yine engelsiz olması yani ten tene temas ederek olması ve süre kısıtlaması olmadan, mümkün olduğunca anne ve bebeğin ayrılmaması gerekir.
Neden mi?
Birçok sebebi var Ten Tene Temas gerekliliğinin;
Anneye, babaya ve dış dünyaya dair ilk hatıralar ve de güven duygusu bebek ilk doğduğu anda oluşur. Doğar doğmaz ten tene temas ile annesiyle buluşan bebek bildiği, tanıdığı, güvenebileceği bir yerdedir. Annesinin kucağı sıcacıktır, bebeğin istediği gibidir (ve belki de içerdeyken hayal ettiği gibi). Yani bu sıcacık kucak, mis kokulu kadın, bebeğin güvenli alanıdır, dış dünya ile ilk ilişki yeridir, bu yüzden gereklidir ten tene temas...
Dış dünya yeni bir yerdir ve buraya geliş bazen sıkıntılı olabilir bebek için, işte bu yüzden de gereklidir ten tene temas çünkü anne teni, anne kucağı bebek için olağanüstü bir yoğun bakım ünitesidir.
Dünyaya ben de buradayım dediği ilk andan itibaren ten tene temas uygulanan bebeklerin, ilk emzirmede daha iyi emdiği, diğer bebeklere göre 12 kat daha az ağladığı, solunum ve vücut ısısının daha sabit olduğu ve kan şekeri oranının daha yüksek saptanmıştır.
Anne sütü bebek için olmazsa olmazlardandır ve yapılan araştırmalar göstermiştir ki doğum anından itibaren ten tene temas uygulanan anne ve bebekleri emzirme konusunda ten tene temas uygulanmayanlara göre daha rahat ve uzun emzirme olanağı yakalamışlardır. Çünkü bebek doğduğu an anne kucağına verilir ve bebek, istediği zaman memeyi arar ve emmek istediği anda da emmeye başlar. Böylece yeni yaşamsal kaynağına kendisi ulaşmış olur. Bu durum, bebeğin doğumdan sonraki yaşamına attığı güçlü ve ilk özgür adımıdır.
Bütün bu gerekçelerden yola çıkarak, Dünya Sağlık Örgütü 2003 yılından beri bebeğin kilosu, doğum haftası, doğum şekli ne olursa olsun ten tene temas bakımını öneriyor.
Anne için de en büyük iyileştiricilerden ve yeni sürece uyum sağlamayı kolaylaştırıcıdır ten tene temas... Doğum anından itibaren ten tene temas uygulayan annelerin bu buluşma ile bebeklerine daha iyi bağlandıkları ve böylece ilk üç gün içinde yaşadıkları kaygı ve korkunun daha az olduğu saptanmıştır.
Ayrıca ilk zamanlarda memelerde oluşan ödem ve ağrının daha az olduğu görülmüştür.
Ten tene temas baba için ise olağanüstü bir bağlanma anıdır, doğum ile sürecin içine babayı dahil etmenin en güzel yollarından biridir. Baba ve bebeğin birlikteliğini büyüterek aile olmanın yeni temelleri atılmış olur.
Hem bebeğinizin hem de sizin bu olağanüstü yeni yaşamınıza sağlık dolu, güven dolu, uyumlu bir başlangıç yapmanız için, TEN TENE TEMAS İLK İHTİYAÇTIR, talep edin!
Uz. Psk. Neşe KARABEKİR Psk. Burcu AY SOLMAZ