8 modülden oluşan DHEDE’nin 2 modülü tamamlandı. Bu 2 aylık sürenin sonunda doktor ve ebe  yorumları:

Video olarak izlemek için you tube İstanbul Doğum Akademisi kanalını ziyaret etmek isterseniz tıklayınız...

Buket Şahin -İstanbul

Yaklaşık olarak üç sene önce herkesin dilinde doğum acı dolu bir kavramdır diye düşünürdüm ben ebe olamam diyordum ben o acıya tanık olamam ama istanbul doğum akademisi ile tanıştım her şey değişti artık o odalarda acı değil bir ışık görüyordum o ışık beni benden aldı ruhum bedenim her şey değişti ve başladım gebeleri daha iyi anlamaya anlatmaya gördüm ki o küçücük ışık koskocaman oldu sadece benim gördüğüm ışığı odanın yanından geçen herkes tanık oldu bir tat bir koku vardı her şey çok farklıydı birçoğuna böyle doğum mükemmelliğini kanıtladı ikna olmayanlarda vardı tabi yine ida yetişti 'doğuma dair her şey' dedi ve ikna tamamdır ...derken okulum bitti gözüm arkada değildi çünkü fide hoca sayesinde devam edecekti zaten bana ilk ebe olmayı öğreten de idayla tanıştıranda oydu. İstanbuldaydım artık ve yine baştan başlayacaktım zaten daha tamda değildim sabit bilgiler değil yeni şeyler öğrenmeliydim idanın güzel haberiyle havalara uçtum aralıkta başladım şimdi o ışık doğuma katıldığım hastanenin dışından bile gözüküyor doğuma aşığım her doğumda heyecanım tavan yapıyor ve kendim renkler koydum hormonlara o renkleri gebelerde görmeye başladığını iddaa ediyorlar içimdeki çoşku bu sa

yede var bu eğitim sayesinde daha da artarak devam ediyor yeni planlar yeni fikirler yeni pozisyonlar yeni yeni ve yeni ....

Ahmet Akkoca-Doğum Uzmanı-İzmir

Kursa başlamadan primer sezeryan oranım % 70,kursla beraber % 20 (Bu % 20 lik oranın çoğu korkularını aşamadığım gebe grubu. Kursa başlamamla beraber epizyotomi oranım % 0 (kurs öncesi epizyotomi primiparlarda % 100,multiparlarda % 50),40 hafta sonrasını beklememe,aç bırakma, yatağa bağlı kalma,sık sık EFT,erken amnıotomı,lavman,indüksiyon kurs öncesi nerdeyse % 90 iken kurs sonrası % 0,doğum sonrası kordun erken klemplenmesi,bebeğin anne kucağına verilmeden uzaklaştırılması % 90,kurs sonrası % 0.Tüm bunlar tamamen sizin sayenizde oldu.

Türkiyede yetişmiş çoğu kadın doğum doktoruna bulaşmış olan negatif doğum algısına sahipken birden sizleri tanıdım.Nasıl oldu da bu kadar negatif hipnoz altındaydık.Neden doğumdan bu k

adar korkuyordum,neden kadın doğumcu tüm arkadaşlarım ve eşlerimiz sezeryanı en güvenli doğum şekli olarak kabul ediyor ve çocuklarımızı bu şekilde doğurtuyorduk.Bunda bir yanlışlık vardı.Yanlışlığı bulmamda ve doğumdan korkarken biranda doğumdan müthiş zevk alan bir doktor olmamda rol alan İDA ya minnettarlığımı anlatacak söz bulamıyorum.Bu süreç sadece bir doğum olayı değil, bu süreç aynı zamanda kişiliğimizin farkındalığına vardığımız,egolarımızın,önyargılarımızın törpülendiği bir süreç! Teşekkürler İDA,teşekkürler Hakan Çoker,teşekkürler Neşe Karabekir:)

Semra Özer - Doğum Uzmanı-

Doğum olması gerekenden çok uzak bir yerde. Bunu farketmiş ancak hiçbir şey yapamamanın acısı içindeyken tanıştım İDA ile. Gördüm ki hiç de yalnız değilmişim. Hem de hazır tepside sunulmuş oldu bana tüm dünyadaki doğum ile ilgili yaklaşımlar ve hatta bunların Türkiye koşullarına adapte edilmiş şekli. Sadece mesleki açıdan değil kişisel gelişim anlamında da çok yol katettim. DHEDE hayatımda bir dönüm noktası oldu. Doğumun yeniden doğuşunda etkili olacak bu ekibin bir parçası olmanın gururu içindeyim.

Kurs sonrası normal doğum yaptırdığımda:

1)Aç bırakmıyorum

2) Genelde ebe veya hemşirelerden 1 doula tayin ediyorum, böylece birebir destek sağlıyorum.

3) Damar yolu açtırmıyorum, hareket özgürlüğünü kısıtlıyor. Açıldıysa bile boş serum bile kullanmıyorum.

4) Epizyotomi eskiden de çok gerekmedikçe açmazdım, şimdi çok daha da az.

6) Kordonu erken kesmiyorum.

Aslı Göker-Doğum Uzmanı-Akademisyen-Manisa

Bu gece hastanede nöbetçiyim, bir gebemiz vardı 2 gündür yatan, ben bu sabah devraldığımda 1-2 cm açıklığı vardı, 41 hafta, öğleden sonra 4-5 cm idi. Asistanlara tam açık olduğunda haber vermelerini söylemiştim. gece 12.00 de aradılar, doğumhaneye gittiğimde cep telefonundan "gülpembe" çalıyordu, gebeye sormuşlar onu istemiş, gebe yere çömelmiş kendi kendine nefes alıp veriyordu. 1 saat kadar sürdü, kalp atımları hep iyiydi. Adeta eğitim almış bir gebe gibiydi ya da daha doğrusu yalan yanlış bilgilerle kirlenmemiş "eğitimsiz"... 
Bize fotoğraf çekip çekemeyeceğimizi sordu, bu hastanede geçen toplam 11 senede ilk defa duyduğum bir istekti, demek ki ona bu cesareti verebilmişiz..Nihayet 01.10 da Kerem doğdu, , capcanlı çıktı, mekonyumunu yaptığı için kurulamaya götürdük. pediatri asistanının elinden kaçırdım resmen bebişi çünkü delicesine aspire ediyordu soluyan, pembe ve canlı bebeği...annesine teslim ettim o da mutlu mutlu emzirdi.

Sabah 2 cm bir multipar devredildiğini bildirdiler, muayene ettiğimde 8-9 cm idi, "beni sezaryene alın" dedi gebe ama kendi de inanmıyordu söylediğine, çok kısa bir konuşma ile ikna edildi..:) isterse ayakta durabileceğini söyledim, "öne eğilebilir miyim sanki öyle daha rahat ediyorum" dedi, "izin verdim", asistanlara hiç müdahale etmemelerini söyleyip başka bir hastaya bakmaya giderken gebeye "doğururken haber verin bebeği tutsun arkadaşlar" dedim, 20 dk sonra bebek çıkmıştı, anne mutlu, asistanlar mutlu, umarım ki bebek de mutlu. bu kadar ne yazdım: anneler önceki deneyimlerinde doktor, ebe, personel vs vs tarafından o kadar korkutuluyor ki sürekli yanlış birşey yapma telaşı içindeler, bedenlerine kulak veremiyorlar, bedenlerini rahat bırakamıyorlar

Bugünkü cuma sabahı bilimsel toplantımızda ACOG komite raporunu konuştuk: özellikle preterm bebeklerde kordonun geç (2 dak) klemplenmesinin faydalarını sunan bir rapor. Böylece asistanlar ve diğer öğretim üyeleri kafadan iş yapmadığımı, bilimsel verilere dayanarak yerleşik yanlış uygulamalarımızı değiştirmeye çalıştığımı görmüş oldular. konu açılmışken tabii bebek-anne buluşması vs konuşuldu, travayda odadaki banyoların aktifleştirilmesi, doğum odasına müzik sistemi kurulması ve emzirme eğitimlerinin (emzirme hemşiremiz var) gebelik döneminde başlatılması kararı aldık...

Gözde Çavuş Ebe-İzmir

Girdiğim tüm doğumlarda hepsinden korkuyla çıktım neden neden neden diye sorarken İDA'yla tanıştım ve dhede nin olacağını öğrendiğimde işte dedim artık korku kalmıyacak ama sonuç korkunun ötesinde öncelikle kendi gelişim sürecimi yaşadım karşımda ki her bireye ayrı saygı duymayı kontrolü öğrendim olumsuzlukları almamayı rahatlamayı, gevşemeyi ve doğal doğumu alıştıklarımızın aksine yapılan tüm kursların aksine doğuma gerçekten nasıl hazırlanılabileceğini doğru bildiğimiz yanlışları keşkesiz doğumlar şeklinde dünyanın her yerinde ne nasıldır her şey ama her şey var bu kursta yok yok!!! hiç bitmemeliydi.. tüm kursa katılan doktorlar ebeler psikologlar doulalarla yaşadığım en güzel dönemlerdendi ve kursta her konu uzmanları tarafından anlatılıyor. bir aile olduk her şey çok güzeldi teşekkür ediyorum İDA'ya..